Olgu Sunumu

Uykuda Diş Gıcırdatma Tedaviye Dirençli ise…

10.4274/jtsm.02.011

  • Gülçin Benbir Senel
  • Hava Özlem Dede
  • Derya Karadeniz

Gönderim Tarihi: 18.05.2015 Kabul Tarihi: 30.05.2015 J Turk Sleep Med 2015;2(2):42-43

Uyku ile ilişkili bruksizm tanısı klinik olarak kolaylıkla konulabilmektedir. Altta yatan kesin bir nedeni olmadığında birincil ya da idiyopatik olarak sınıflandırılır. Ancak ikincil-semptomatik-formları çok daha sık olarak görülmektedir ve özellikle sorgulanmalıdır. Bu olgu sunumunda, uyku hastalıkları birimimize uykuda diş gıcırdatma şikayeti ile başvuran ancak uykuda periyodik bacak hareketlerine bağlı uyanıklık reaksiyonları ile ilişkili olarak ortaya çıkan dirençli bir uykuda diş gıcırdatması tanısı alan 17 yaşında bir erkek hasta sunulmaktadır. Özellikle tedaviye dirençli bruksizm olgularında, sekonder durumlar ve altta yatabilecek diğer uyku hastalıkları sorgulanmalı, tanı için gerekli olmamakla birlikte lüzum halinde polisomnografi tetkiki ile ileri incelemeler yapılmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Uyku ile iliskili bruksizm, uykuda periyodik bacak hareketleri, polisomnografi

Giriş

Uyku ile ilişkili bruksizm, Uluslararası Uyku Bozuklukları Sınıflandırılması’nda (2013) Uyku ile ilişkili Hareket Bozuklukları alt grubunda yer almaktadır (1). Tanısı klinik olarak kolaylıkla konulabilmektedir. Tanı kriterlerinde, uyku sırasında düzenli ya da geçici olarak diş gıcırdatma sesinin duyuluyor olması gereklidir; buna eşlik eden uykuda diş gıcırdatmasına bağlı anormal diş aşınmasının varlığı ya da sabah çene ağrısı, temporal baş ağrısı, uyanırken çenede kilitlenme ve ağrı gibi klinik şikayetlerin varlığı gerekir. Polisomnografi (PSG) tetkiki, uyku ile ilişkili bruksizm tanısında gerekli değildir, ancak yapılması ideal olarak önerilmektedir. Bruksizm araştırılması amacı ile yapılan PSG tetkikinde Masseter Kas Elektromiyografi (EMG) kayıtlaması ile birlikte ses kaydı özellikle önerilmektedir. Uyku süresince, masseter kası yüzeyel EMG kayıtlarında fazik kas kasılmaları ya da tonik kasılma olarak izlenen ritmik mastikatuar kas aktivitesi, diş gıcırdatma sesi ile birlikte kesin tanı koydurucudur.

Uyku ile ilişkili bruksizm, özellikle çocuk ve ergen yaş grubunda %15 civarında görülür (2). Altta yatan kesin bir nedeni olmadığında birincil ya da idiyopatik olarak sınıflandırılır. Ancak ikincil-semptomatik-formları çok daha sık olarak görülmektedir ve özellikle sorgulanmalıdır. En sık birliktelik gösterdiği durum ilaç kullanımıdır (ör., seratonin geri alım inhibitörleri). Bunun yanı sıra, uyku apnesi gibi diğer uyku bozukluklarının da tetikleyici nedenler olarak akılda tutulması gerekir. Bu olgu sunumunda, uykuda periyodik bacak hareketlerine bağlı uyanıklık reaksiyonları ile ilişkili olarak ortaya çıkan dirençli bir uykuda diş gıcırdatması olgusu sunulmaktadır.


Olgu Sunumu

On yedi yaşında erkek hasta, uyku hastalıkları birimimize uykuda diş gıcırdatma şikayeti ile başvurdu. Yaklaşık 3 yıldır devam eden, giderek sıklığında artış izlenen ve şu anda hemen her gece olan uykuda diş gıcırdatma şikayetini belirtti. Horlama olmadığı belirtildi. Tanıklı apne, noktüri veya gece terlemesi yoktu. Her sabah çene ağrısı ile uyandığı bildirildi. Arada sabah baş ağrısı ile uyandığı da belirtildi. Gündüz de bazen kendini dişlerini sıkmış olarak bulduğunu bildirdi. Uykusunu almış olarak uyandığı, gündüz uykusu gelmediği belirtildi. Ayrıca bebekliğinden beri olan ve iki gecede bir mutlaka olan gece inlemesi ailesi tarafından bildirildi. Huzursuz bacaklar sendromuna dair klinik bulgu belirtilmedi, ancak gece oldukça dağınık yattığı ve bacaklarını çok hareket ettirdiği belirtildi. Gece bacak krampı ile uyanma ayda 1-2 sıklığında mevcuttu, sabah bacak ağrısı ile uyanma yoktu. Yaklaşık 13 yaşına kadar primer enürezis noktürna tanısı almış. Şu anda NREM ya da REM uykusu parasomnilerine dair şikayet bildirilmedi. Yatış-kalkış saati düzenli idi, uyku hijyen bozukluğu yoktu.

Özgeçmişinde ek özellik yoktu, vücut külte indeksi 26 kg/m2 idi. İlaç ya da medde kullanımı yoktu. Diş gıcırdatması için oldukça şikayetçi olduğu ve çok sayıda doktor dolaşarak çok farklı ilaçlar denendiğini, ancak hiç birisinden fayda görmediğini iletti. Kullanılan ajanlar içerisinde, kas gevşeticiler ve antihistaminerjik ilaçlar mevcuttu. En son olarak çene cerrahisine başvurduğu, dişlerinde belirgin aşınma olduğu ve kendisine özel ağız içi aparey yapıldığı, ancak fayda görmediği öğrenildi. Soy geçmişinde özellik saptanmadı.

Uykuda diş gıcırdatma (bruksizm) ve uyku ile ilişkili inleme (katatreni) ile Uykuda Periyodik Hareket Bozukluğu (UPHB) ön tanısı düşünülen hastada, bruksizmin pek çok tedaviye dirençli olması nedeniyle altta yatan diğer uyku bozukluklarının araştırılması amacı ile masseter kas EMG kayıtlaması dahil edilen tüm gece PSG tetkiki planlandı. PSG tetkikinde toplam uyku süresi 407 dakika, uyku etkinliği ise %85,6 olarak hesaplandı. Patolojik düzeyde anormal solunum olayı izlenmedi; gece uykusu süresince iki kez uykuda inleme epizodu kaydedildi. Tetkik süresince saatte 8 sıklığında tekrarlayan periyodik bacak hareketleri saptandı; her bacak hareketi sonrasında uyanıklık reaksiyonları ile birlikte bruksizmin ortaya çıktığı gözlendi (Şekil 1 ve 2), spontan bruksizm epizotları gözlenmedi. UPHB tanı kriterleri karşılanmasa da, periyodik bacak hareketlerinin tedavisi yönünden dopamin agonisti pramipeksol 0,250 mg/gece dozunda başlandı. Hastamızda, periyodik bacak hareketlerinin tedavisi ile bruksizm şikayetlerinin ortadan kalkması, sekonder bruksizm tanısını kesinleştirmektedir.


Tartışma

UPHD, uyku ile ilişkili bruksizm ile birlikte uyku ile ilişkili hareket bozuklukları grubunda yer almaktadır (1). Bruksizmin aksine, tanısı için mutlaka PSG tetkiki yapılmalıdır. PSG tetkikinde uyku süresince periyodik olarak tekrarlayan, oldukça stereotipik bacak hareketleri ile tanımlanır, eşlik eden klinik bulgunun olması şarttır. Çocuklarda saatte 5, erişkinlerde ise saatte 15 ve üzerinde periyodik bacak hareketlerinin olması tanı koydurucudur. Sıklıkla huzursuz bacaklar sendromuna eşlik eder, ancak uyku apnesi gibi diğer uyku bozukluklarına da sıklıkla eşlik etmektedir.

Uyku bozuklukları sıklıkla bir arada görülürler; bunun yanı sıra oldukça sık olarak bir uyku bozukluğunun diğer bir uyku bozukluğunu tetiklediği, ortaya çıkardığı ya da arttırdığı görülür. Bu nedenle, uyku ile ilişkili bir hastalık varlığında, diğer uyku bozukluklarının da irdelenmesi şarttır. Gerek UPHB gerekse bruksizm, en sık uyku apnesi ile birliktelik gösterirler; uyku apnesi olmaksızın periyodik bacak hareketleri ve buna bağlı ortaya çıkan bruksizm nadirdir. Sunulan olguda, katatreni ile birlikte UPHB tanısı konuldu. Bunun yanı sıra, UPHB’nin bruksizmi ortaya çıkardığı görüldü ve sekonder bruksizm tanısı konuldu. Bu olgu sunumu ile, tedaviye dirençli bruksizm olgularında sekonder durumların ve altta yatabilecek diğer uyku hastalıklarının sorgulanması, lüzum halinde polisomnografi tetkiki ile ileri incelemelerin yapılması gerekliliği vurgulanmak istenmiştir.


1. American Academy of Sleep Medicine. International classification of sleep disorders, 3rd ed. Darien, IL: American Academy of Sleep Medicine, 2014.
2. Lavigne G, Manzini C, Huynh NT. Sleep bruxism. In: Kryger MH, Roth T, Dement WC, (eds). Principles and practice of sleep medicine, 5th ed. St. Louis: Elsevier Saunders, 2011:1129-39.